AK Parti’nin Oylarının Düşmesine Etki Eden 16 Neden
Seçmen bu seçimde tam bir sessiz öfke gösterdi.
Bu sessiz öfkenin nedenini araştırıyorum iki gündür.
Gezdiğim on şehirde gördüklerim, bana yazan 5 binden fazla vatandaşın görüşleri, kamuoyu araştırma şirketleri, siyaset bilimciler ve siyasilerle yaptığım görüşmelerin sonucunda ortaya çıkan sonuçları madde madde yazıyorum.
Yapısal Sorunlar
1. AK Parti’nin bir ütopyası yok artık.
Ülkeye ve dünyaya dair gelecek hayali, vizyonu konuşulmuyor artık. Savunma sanayinde, teknolojide dünyada söz sahibi olmak milleti heyecanlandıran bir hayal, ütopya değil, başarı hikayesi olabilir. Bunu da kapsayan büyük bir ideal ve hayal yoksunluğu var.
2. AK Parti siyaset üretemiyor.
İlk on yılında her alanda ezber bozan, siyaset üreten, reformlar, değişimler yapan AK Parti şimdi yeni bir siyaset üretemiyor.
Geçmişte yaptıklarını anlatıp, hamasi milliyetçi söylemlerle politika yapmaya çalışıyor.
3. Reformcu değil statükocu parti oldu.
MHP ile olan ittifaktan sonra AK Parti’nin reformcu ve yenilikçi tutumu değişti. Daha statükocu, devletçi oldu. Güvenlik özgürlük dengesinde güvenlikçi bakış açısına kaydı.
“Parti Devleti” kavramı üzerine yapıştı. Bu değişim en çok Kürt seçmen üzerinde etki yarattı. Çözüm sürecinde büyük destek veren Kürt seçmenler bu desteğini çekti.
4. Kimlik kaybı.
AK Parti ilk kurulduğunda “muhafazakar demokrat” olarak tanımladı kendini. Ancak ilk yıllarında liberal, sonra dindar, arından milliyetçi ve Atatürkçü kimlikler edindi.
Kimlik bunalımı savrulmalara neden oldu.
5. Kötü yönetim.
Devlet bürokrasisi, belediyeler, parti yönetimi, teşkilatlar, medya yönetimi her geçen gün daha kötü yönetildi. Sorun çözme kabiliyeti düştü, sistem yavaşladı. Örneğin sokak hayvanları sorununu çözemedi bir türlü.
6. İdealistler gitti oportünistler kaldı.
AK Parti’nin idealist, liyakat sahibi kadroları zaman içinde oyun dışı bırakıldı. Bu idealistler yerine liyakat sorunu yaşayan oportünistler geldi. Partiye bağlılık idealler üzerinde değil, çıkarlar üzerinden kurulmaya başlandı.
7. Güven kaybı oluştu.
Erdoğan ve AK Parti’nin en büyük gücü milletin onlara duyduğu güvendi. Söz verildi mi yapılır, bir şey söylendi mi doğru çıkar, yalan söylenmezdi. Ancak bu en güçlü taraf zayıfladı ve millette güven kaybı oluştu.
8. Klikler ve gruplar çekişmesi başladı.
AK Parti Genel Merkezinde, bakanlıklarda, bürokraside klikler, gruplar oluştu birbiri ile çıkar çatışmasına girdiler. Belediye başkanları, milletvekili ve bürokrat seçiminde bu kliklerin ve grupların çekişmesi güç kaybına neden oldu.
9. Halktan kopuldu, sesine kulak verilmedi.
AK Parti’nin en büyük özelliği orta kesim sosyal sınıfın sesi olmaktı. Ancak uzun bir süreden beri milletin sesine daha az kulak veren, daha dar bir kesimle iletişim kuran siyaset izlendi. Milletin siyasetçi ve bürokratlarla iletişimi zayıfladı, sahadan kopuldu.
Gazze konusunda İsrail’le ticaretin devam etmesi ile siyasi söylem arasında çelişki oluştu ve milletin tepkisi görülmedi.
Dönemsel Sorunlar
10. Ekonomik kriz, geçim derdi.
Pandemi, Ukrayna Savaşı, deprem derken neredeyse 4 yıldır ciddi ekonomik krizle boğuşuyor vatandaş. Sabır gösterilmesi istendi, gösterildi. Ama verilen sözler tutulmadı, enflasyon inmedi, döviz kuru düşmedi, faizler arttı. Vatandaşın dayanacak gücü kalmadı.
11. Emeklilere kulak verilmedi.
EYT’nin çıkartılması, yönetilmesi, bütçesinin denkleştirilmesi ayrı ayrı sorunlar yarattı. AK Parti belki de tarihinin en büyük hatasını EYT konusunda adım atmakla yaptı. EYT ile birlikte bütçe dengesi sarsıldı ve emeklilere enflasyon karşısında yeterince zam yapılamadı.
EYT’de güne takılanlar, az zam alanlar bir araya geldi ve büyük bir tepki olarak AK Partiye döndü. 15 Milyon emekli seçimde belirleyici etken oldu.
12. Sosyal kesimlerin sorunları çözülemedi.
Çalışma yaşamında kamu mühendisleri, taşerona işçiler, çıraklar, sağlık çalışanları, atanamayan öğretmenler gibi birçok sosyal kesimin çözülemeyen sorunları birikti. Bunlar için her seçim söz verilip tutulmadı. Bu seçimde bir tepki patlaması yaşandı.
13. Yolsuzluk, torpil, adam kayırma iddialarına tepki.
Belediyelerde rüşvet vermeden iş yapılamıyor söylemi her yere yayıldı. İhalelerde, işe alımlarda adam kayırma ve torpil iddiaları her şehirde oluştu. Fırsat eşitliğinin ortadan kalktığı, adaletli yönetim olmadığı fikri her geçen gün yerleşti. Bunun böyle olmadığını kimse ispatlamaya çalışmadı.
14. AK Parti teşkilatlarında sorunlar.
İl teşkilatlarında çekişme, iç hesaplaşma, kavgalar ve ahlaki erozyon çok yükseldi. Bunların sonucu olarak birçok çıkar çatışması yaşandı, niteliksiz başkan adayları ortaya çıktı.
Parti yöneticisi, milletvekili ve belediye başkanları çıkar çatışması nedeniyle başka partilere geçtiler. Birçok ilde teşkilat çalışmadı, seçmeni sandığa götüremedi ve seçim sonucunu doğrudan etkiledi.
15. Şatafat, kibir, üslup sorunları.
Lüks arabalarla seçim kampanyası yapanlara, nüfuzlu kişilerin çocuklarına ait lüks yaşam görüntülerine, zenginleştiğini görgüsüzce sergileyenlere, kibirli davranışlara, üslup ve söyleme büyük tepki gösterildi. Deprem ve ekonomik sorunlar yüzünden geçim sıkıntısı çekenlerin bu tabloya tepkisi sert oldu.
16. Medya ve iletişim alanındaki sorunlar.
AK Parti’yi savunan medyanın ekran yüzleri ve iletişim aktörlerini üslup, seviye ve kullandığı dil toplumda tepki gördü. Bu aktörlerden çok şikayet edilmesine rağmen bir değişime gidilmedi. Tartışma programlarındaki tutumlar bir nefret halesi oluşmasına neden oldu. Muhalefet medyasının izlenme ve okunma oranı iktidar medyasını geçti.