Gazze, yer yüzündeki kuşatılmış, ablukaya alınmış tek şehirdir.
Ancak ben size daha farklı bir kuşatmadan bahsedeceğim. En az Gazze kuşatması kadar tehlikeli ve ürkütücü.

Bunun adı “Dijital Kuşatma.”

Dünyada 5.4 Milyar İnsan İnternet Kullanıyor

Gazeteciliğe başladığım 1995 yılında internet ve cep telefonu yoktu. Mesleğimiz daha zor ama daha güzeldi işin doğrusu.

İnsanlar bilgi edinmek için televizyon, gazete ve radyo kullanıyordu.

İnternet keşfedildi ve akıl almaz bir hızla dünyaya hâkim oldu.

Artık bilgi edinmenin en önemli yolu internet ve sosyal medya. Burada bir tehlike söz konusu.

Bir devlet dünyadaki tüm bilgi akışında, haber, mesaj, fotoğraf, video paylaşımında tekel olmuşsa burada ciddi ciddi düşünmemiz gereken bir durum var.

Bu da artık her devlet için bir ulusal güvenlik sorunu haline geldi.

Size rakamları verdiğimde durumu daha iyi anlayacaksınız.

Dijital Dünyadaki ABD Hakimiyeti

Dünya nüfusu 8.1 Milyar. Bunun %68’i, yani 5.4 Milyar insan internet kullanıyor.

Dünyada 4.7 Milyar insan sosyal medya kullanıyor. Dünya nüfusunun % 60’ı her gün sosyal medyaya giriyor yani.

Bu açıdan bakıldığında internet kullanımının yaygınlaşması iyi bir şey.

Peki tehlike nerede diyeceksiniz.

Dünyada en çok kullanılan 10 sosyal medya platformuna bir bakalım.

  1. Facebook – 2.9 Milyar kişi
  2. YouTube – 2.5 Milyar
  3. WhatsApp – 2 Milyar
  4. Instagram – 2 Milyar
  5. WeChat – 1.3 Milyar
  6. TikTok – 1.05 Milyar
  7. Facebook Messenger – 931 Milyon
  8. Telegram – 700 Milyon
  9. Snapchat – 635 Milyon
  10. Twitter – 556 Milyon

Dünyada en çok kullanılan bu platformların 7’si ABD’ye, 2’si Çin’e ait, 1’i (Telegram) İngiltere ve ABD’de lisanslanmış.

Peki bilgiye ulaşmak isteyen, ilaç almaktan tutun yönünü bulmaya çalışan 5.4 Milyar insan internette hangi arama motorunu kullanıyor?

% 93’ü Google (ABD), % 1.7’si Bing (ABD), % 1.1’i Yahoo (ABD), % 0.1’i Yandex (Rusya).

Bu şu demek, dünyada yaşayan üç kişiden ikisinin arama bilgileri ve kişisel verileri ABD’li şirketler tarafından kayıt altına alınmış durumda.

Bu bilgilerin içinde her türlü kişisel verileriniz bulunuyor.

İnsanlığın Tüm Verileri Bir Pazarda Satılıyor

Yıllar önce İstanbul’un Üsküdar semtinde eşim ve kızımla yürüyorduk. Eşim bir tost makinesi almamız gerek dedi. Hangisinden alalım diye düşünürken, cep telefonuma, “Tost makinelerinde % 30 indirim var.” diyen bir mesaj geldi.

“Ne güzel indirim varmış.” diyerek o mağazaya gidip tost makinesini aldık.

Eve geldiğimde aklım başıma geldi. Bizim seslerimizin Google tarafından dinlendiği ve ona göre reklam gönderdiği bilgisi doğruymuş meğer dedim.

Google daha sonra, kullanıcıların seslerini, onlar farkında olmadan dinlediğini, bunu sadece pazarlama departmanında kullandığını, ama “kaydetmediğini” itiraf etti.

Düşünebiliyor musunuz? Cep telefonunuz aslında başka ülkeye ait bir şirketin dinleme cihazı aslında.

Peki tüm bunların ne zararı var?

Gazze Savaşında Dijital Karartma

Uluslararası İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Right Watch) geçtiğimiz haftalarda yayınladığı raporda, Facebook ve Instagram’ın sahibi Meta şirketinin Filistinlilere ait hesapları haksız yere kapattığına dair bir rapor yayınladı.

Bu arada, 10 Milyon takipçisi olan Filistinlilere ait en büyük haber hesabı “Quds News Network” aniden Facebook tarafından kapatıldı ve büyük tepki topladı. Ancak bunun tek olmadığı binlerce hesabın kapatıldığı sonradan anlaşıldı. Çünkü 2016 yılında İsrail Adalet Bakanlığı ile Facebook arasındaki bir anlaşma yapılmış ve bu yüzden şikâyet edilen hesapların % 85’i kapatılmış.

Aynı şekilde Instagram ve YouTube da Filistin yanlısı paylaşımları ya yayından kaldırdı, ya da görünürlükleri düşürüldü.

X (Twitter) platformunun sahibi Elon Mask da ancak bir süre direnebildi. Başlatılan reklam boykotu yüzünden İsrail’e gidip günah çıkartmak zorunda kaldı.

Google ve İsrail Arasındaki Ürkütücü Anlaşma

2021 Yılında İsrail devleti ile Google arasında Nimbus Projesi adı verilen bir anlaşma imzalandı. Bedeli 1.2 Milyar Dolar.

Bu anlaşmayla İsrail’de veri toplayacak dev bir bulut sistemi kurulacak ve bu bir yapay zekâ aracılığı ile işlenecek.

Ancak daha sonra Google çalışanları bu projenin askeri istihbarat amacıyla kullanılabileceğini ve Filistinlilerin takibinin, tanınmasının, verilerinin elde edilmesinin mümkün olduğunu açıkladı.

Bunun üzerine Google’ın San Francisco’daki merkezinin önüne giden bir grup anlaşmayı protesto etti.

Ancak Nimbus Projesi halen işlemeye devam ediyor.

Ciddi Bir Kuşatma Altındayız

Tüm bunların anlamı şudur: Dünyanın en değerli şeyi artık petrol değil, insana ait veriler. Artık bilgiye değil, veriye sahipseniz güç sizde demektir. O kadar ciddi bir güç ki, bir ülkede seçimleri bile etkileyebilir. Nitekim 2014 yılındaki ABD seçimlerinde Facebook kişisel verileri Cambridge Analytica şirketine vererek seçim sonuçlarının bir parti lehine dönmesine etki ettiği gerekçesiyle yargılandı.

Bugün Gazze’de görev yapan tüm gazetecilerin, telefon ve internet kullanan tüm Filistinlilerin konumları, kişisel bilgileri bu şirketlerin arşivine giriyor. İsrail’e destek açıklayan bu şirketlerin, elde ettikleri verileri İsrail’e vermediğini kim garanti edebilir?

Nimbus Projesiyle İsrail artık bu verilere kolayca ulaşabiliyor. Gerisini siz düşünün.

Dünyadaki tüm medya kuruluşları haberlerini duyurmak için X (Twitter), Instagram, Faceebook kullanmak zorunda.

Dünyada bir videonun izlenmesini istiyorsanız YouTube’a mahkumsunuz. Bu güne kadar 820 Milyon saat video yüklenmiş YouTube’a…

İnsanlar haberleri X (Twitter)’den takip ediyor ve dünya gündemi onun sayesinde oluşuyor.

Mesaj göndermek, online konuşmak istiyorsanız WhatsApp tüm dünyada adeta tek merkez. 2 Milyar insan günde 70 Milyar mesaj atıyor WhatsApp’ta.

Dünyadaki 2 Milyar insan kendisi, çocukları, yakınlarına ait en mahrem fotoğraflarını deli gibi Instagram’a yüklüyor. Şu anda 50 Milyardan fazla fotoğraf ve video depoladı Instagram.

İşte tüm çılgın veriler dünyanın en değerli hazinesini oluşuyor.

Bu sayede dünyadaki tüm insanlar hakkında, tüm ülkeler hakkında, en kritik, en mahrem bilgiler ABD’li şirketlerin elinde. İstediği gibi kullanıyor, satıyor, devletinin istediği kurumuna veriyor.

İslam Dünyası Bu Kuşatmayı Kırmalı

Tüm insanlığı etkileyen bu ekosistemde Müslüman ülkelere ait tek bir platform bile yok. Şimdi insanlığın geleceğini şekillendirecek yapay zekâ programları da eklendi buna. Burada da yok Müslüman dünyası.

57 İslam ülkesi, 2 Milyar Müslüman, çoğu ABD’ye ait bu şirketlerin adeta dijital esiri durumunda.

Düşünün, Gazze’deki soykırım, İsrail’e en büyük desteği veren, ABD’nin sahip olduğu şirketler aracılığı ile duyurabiliyor. Bu acı veren gerçeği görelim.

Nasıl ki Körfez Savaşlarında ABD televizyonların tekelini Al Jazeera TV kırdıysa, şimdi yeni bir hamleye ihtiyacımız var.

Bu dijital kuşatmayı kırmak için kendi sosyal medyamızı kurmak zorundayız.

İnanın Gazze’nin kuşatma altından kurtulması kadar önemli bir mesele bu.

Kemal Öztürk
aljazeera.net